İTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü mezunu olan Eren Yorulmazer, tasarladığı projeler ile günümüz yaşamının kaçınılmaz gereksinimi ve gerekliliği
olan, hayatımızı kolaylaştıran konfor koşullarını, bugünün
insanının yaşadığı mekanlara uygulamayı hedefliyor.
Tasarım dünyasında yer alan diğer tüm tasarımcılarda olduğu gibi, dönemsel değişim ve gelişimler, Eren Yorulmazer’in mesleki yolculuğunda da
görülmektedir. 1994 senesinde başladığı meslek hayatının ilk altı senesinde “avantgarde” çizginin etkileşimleri; bu süreçte gerçekleştirdiği ev, ofis ve
showroom projelerine yansımıştır. 2000 yılı ile beraber projelerinde avantgarde modernist çizgiyi, geçmiş yüzyılların sanat eserleri ve geçmiş dönemin
çizgileri ile buluşturan mimar, ülkemizde ve yurtdışında tasarladığı mekanlarla kendisine has üslup ve çizgisi ile birçok tasarımcıyı da etkilemiş,
kendi ekolünü yaratmıştır. İstanbul, Bursa, Antalya, Bodrum, Cannes, Cenevre, Bakü, Batum, Londra, Paris, Moskova, New York ve Doha’da gerçekleştirdiği
konut, otel, showroom, ofis ve restoran projeleri meslek hayatının kendi deyimi ile ilk bölümünü oluşturmaktadır.
2011 senesi mimarın bugüne kadar özenle ve dikkatle oluşturduğu eşsiz çizgiyi geniş kitlelerle buluşturma kararı aldığı senedir. Oluşturduğu özgün
çizgiyi geniş kapsamlı bir proje ile geniş bir kullanıcı grubu ile buluşturan proje Evora İstanbul’dur. Arazi yerleşiminden bina tiplerine, binaların iç
mekanlarında kullanılan tüm malzeme ve renk seçimlerinde bugüne kadar yaptığı tüm mekanlarda olduğu gibi bütün unsur ve parçaları mimar bire bir seçerek
ve tasarlayarak oluşturmuştur.
Toplu konut anlayışına bu yepyeni daha da konforlu ve rahat mekan anlayışı çizgisini sunan mimar, ülkemizin büyük inşaat şirketleri, özel mekanlarını
daha da özelleştirip güzelleştirmek isteyen özel mekan sahipleri, dünyadaki ve Türkiye’deki otel ve restoran zincirleri ile çalışmalarına devam
etmektedir.
Evora İstanbul’un siluetini ve binaların şeklini tamamen manzaranın belirlediğini açıklayan Eren Yorulmazer projenin genel hatlarını şöyle anlatıyor; “Dış cephelerin daha fazla deniz manzarası görmesi için binaları oval form halinde tasarladım. Yerden tavana kadar camlar, dış cephelerdeki daireleri deniz manzarası ile bütünleştirirken, iç cephedeki daireler yeşil doku ile iç içe olacak. Gece bakıldığında ışıl ışıl görünen Evora İstanbul, gündüz bakıldığında ise sivri unsurlardan yoksun insanları rahatlatan bir çizgiye sahip. Hatta denizden geçerken bakıldığında bile yoğun bir beton biriminden
uzak, yuvarlak hatlı binalardan oluşuyor.”
Detaylar konusundaki hassasiyetini ve farklılığını Evora İstanbul’da daha belirgin tarzda gösterdiğini açıklayan Yorulmazer, lüks ve konfor
konseptindeki çizgisini ekonomik ve özel malzemeler kullanarak koruduğunu belirtiyor. Bu yaklaşımını ise “Projenin farkını ortaya koymak için
koridorlardan banyolara kadar tüm seramiklerin kalitesi, ölçüsü ve renkleri, Evora İstanbul için özel tasarlandım” şeklinde özetliyor.
Kat planı içerisinde gösterilen alan ölçüleri; beton, tuğla, izotuğla, duvarlar (duvarların yüzeyindeki sıva, seramik, izolasyon vb. ince işlerin kaplamaları hariç) arasındaki ölçülerle tespit edilen metrekarelerdir.
Görseller tanıtım amaçlı hazırlanmış olup Teknik Yapı, teknik gereklilikler halinde Emlak Konut GYO A.Ş. onayı ile projede her türlü değişiklik yapma hakkına sahiptir.